11 Haziran 2013 Salı

MEB'in Üvey Evlatları

Başlık biraz garip gelebilir ama tamda tanımına uygun bir tabir ”erken kadro mağdurları” için çünkü aynı statüye sahip olduğu arkadaşlarından ayrı bırakıldılar aynen bir aile ortamında iki kardeşe farklı davranılması gibi. Bu durumda nasıl ki çocuk “acaba ben üvey evlatları mıyım?” diye kendi kendine sorarsa bende bu arkadaşlarımız için MEB’e soruyorum “Yaşadıklarından ötürü KPSS puanıyla sözleşmeliden kadroya geçen öğretmenler üvey evlat mı?”



 Bu konunun unutulmaması gerekir,sanki yoğun gündem içinde bu mühim konu kaynayıp gitmeye başladı.Bakanlık tarafından bir çalışmanın olduğunu biliyoruz fakat bu 2 senelik(4 haziran 2011 den beri)mağduriyet artık zaman bakımından daha geriye bırakılmamalı,2 senelik güven kaybı yeni değişen bakanlık yetkilileri tarafından telafi edilmeli.Sayın TEKİN bey’in mağduriyetler karşısında hassasiyet göstermesi sevindirici, öğretmenlerin alınan kararlara katılımını sağlamaya çalışması bakanlığın çözüm odaklı bir bakanlık haline getireceği algısını oluşturuyor.Kendisinden önce bırakın sendikaların görüşlerinin alınması adeta bakanlık kapıları sendikacılara yani öğretmenlere kapatılmıştı.Bu gelişmelerle beraber erken kadro mağduru arkadaşlarımızın da sorunu artık giderilmeli.


 Neydi peki bu sorun şöyle bir hatırlayalım


Haziran 2011 öncesinde sözleşmeli öğretmen iken KPSS’ye tekrar hazırlanıp kadrolu olan arkadaşlarımız 632 sayılı KHK’nın getirdiği haklardan  yararlandırılmadı,mebpersonel.combu yüzden 632 Sayılı KHK yürürlüğe eksik girmiş Kanun hükmünde kararnamedir. Sadece o tarihte çalışan sözleşmeli öğretmenleri kapsadığı için daha öncesi kpss puanıyla kadroya geçenleri kapsamaması bir haksızlığı giderirken başka bir mağduriyet ve kalp kırıklığını beraberinde getirmiştir; çünkü KPSS puanıyla geçen arkadaşlarımızda onlar gibi sözleşmeli öğretmenlik yapmıştı. Şimdi akla şu soru geliyor”KPSS puanıyla kadrolu öğretmen olarak atanan öğretmenler farklı bir statü de mi çalışmıştı sanki de bu hakları geri verilmedi?”Bunun böyle olmadığı aşikar kaldı ki onlarda sözleşmeli öğretmen olarak çalışmışlardı ve tek neden o tarihde sözleşmeli satatüde olamamaları ve daha öncesinde KPSS puanıyla kadrolu öğretmenliğe geçmeleriydi,ama bu bir hata değildi ki sadece sistemin zorlaması idi. Onlara belirli bir tarih verilip “Sizi haziran 2011 de kadroya alacağız ve özlük haklarınızı geri vereceğiz”denmedi.Eğer böyle söylenmiş olsaydı KPSS ye çalışmayacaklardı, mutsuz olmayacaklardı, öğretmenlik verimlilikleri de hat safhada olacaktı(mutlu öğretmenin verimliliği de hat safhada olur)ama 632 sayılı KHK yürürlüğe girmeden hiçbir sözleşmeli öğretmen kadroya geçirileceklerinden haberleri bile yoktu hatta umutlarını bile kaybetmişlerdi. İşte bu durumdan kurtulmak için ders çalışıp KPSS ye hazırlanıp girdiler ve kadroya geçmişlerdi.


Bu 632 Sayılı KHK hazırlanırken amaç sözleşmeli öğretmenlerin yaşamış oldukları haksızlığa dur deyip özlük haklarını geri vermek değil miydi? Eğer sebep buysa o zaman yine şu soruyu soruyorum “Kpss puanıyla kadroya geçenler neden bu haklardan yararlandırılmadı? “Aynı sıkıntıları onlarda çekti ve onlarda özlük haklarından ayrı bırakılmıştı. Bu kişilerden birisi;3 sene sözleşmeli öğretmenlik yaptıktan sonra Kpss puanıyla 6 aralık 2010 da kadroya geçiyor yeniden öğretmen gibi sayılıyor birde bakıyor haziran 2011 de tüm sözleşmeli ler kadroya geçiriliyor haklı olarak, öğretmen arkadaşımızın da,tabi bir beklentisi oluşuyor bu haklardan kendisinin de yararlandırılması için çünkü diğer sözleşmeli öğretmenlerden bir farkı yoktu, amma hala bu hakları geri iade edilmedi. Bu mağduriyete bir açıklık getirmek gerek, ben ve diğer eğitim çalışanları hatta milli eğitim bile bu duruma açıklık getiremiyor, Çünkü anlaşılır bir açıklaması yok ki.,

Hem birçok mahkeme kararı var bunlardan sadece birinin açıklamasının kısa bölümü şöyle diyor:”657 sayılı kanunun 4/B maddesi kapsamında sözleşmeli öğretmenken KPSS puanıyla herhangi bir kesinti olmaksızın kadrolu pozisyona atanmasının her nekadar ilk atama olarak adlandırılsa da atanılan görevin daha önce yürüttüğü görevin devamı niteliğinde olup adaylık eğitiminin de alınması göz önünde bulundurularak sözleşmeli öğretmen iken geçen sürenin adaylıktan sayılması kararı” Buradan da anlaşılacağı gibi zaten özlük haklarının geri verilmesi için mahkemeler karar alıyordu yani tüm sözleşmeli öğretmen arkadaşlarımızın özlük haklarının, kadrolu arkadaşlar gibi olması gerektiği vurgulanıyordu. Bunun gibi bir çok özlük hakkı için açılmış ve kazanılmış davalar var. Bu da demek oluyor ki sözleşmeli öğretmen iken geçen süre içindeki tüm özlük haklarının 632 sayılı KHK dan önce bile verilmesi gerekiyordu. Bu yüzden 632 sayılı KHK nın sadece yürürlüğe girdiği tarihdeki sözleşmeli öğretmenleri  kapsaması ile hukuk yerine getirilmiş olmuyor geride kalan KPSS ile kadroya geçenlerin hakları hala haksızlık olarak durmaktadır.


Bunlardan ötürü;


·         Sözleşmeli öğretmen iken KPSS puanıyla kadrolu atanan öğretmenlerin hakları 632 Sayılı KHK daki gibi geriye dönük olarak verilmelidir.Yani sözleşmeli olarak göreve başladığı tarihten beri öğretmen olarak değerlendirilmeli. En başından beri öğretmenlik yapıp eğitime fedakârlıkla devam ediyorlardı.

·         632 sayılı KHK sözleşmeli öğretmenlerin haksızlıklarını gidermek için çıkartılmış kanun hükmünde kararnameydi.Bu durumda tüm sözleşmeli öğretmen olarak çalışmışları kapsaması gerekirdi o yüzden KPSS puanıyla kadroya geçen öğretmen arkadaşlarımızın özlük hakları da iade edilmeli en yakın zamanda.

  Milli Eğitim Bakanlığımızın ve yetkililerin bu mağduriyeti görüp bir an evvel gidermesi gerekir. Görmezden gelinmemeli çünkü bu durumda mağdur olan on binlerce öğretmen arkadaşımız var. Kimsenin kimsede hakkı kalmasın diyorum ve ümit ile bu mağduriyetin giderilmesi adına milli eğitimden güzel haberleri bekliyorum.


Sedat  DEGER

Eğitimci Yazar

Kezbonita_86@hotmail.com

Mebpersonel.com


MEB'in Üvey Evlatları

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder